Türkiye

GEF Küçük Destek Programı Türkiye Deneyimi (1994 – 2014)

GEF SGP, 20 yıl önce ülkemizde başladığında, sadece 33 ülke vardı programı uygulayan. Bugün GEF SGP, dünyanın 127 ülkesinde yüzlerce yerel halkı, onbinlerce tecrübeyi ve küresel değişimleri hayata geçiren dev bir aile.

Ulusal politikaları değiştirebilecek güçte öneriler, çözümler getirebilen, uluslararası ulusal ortak çözüm arayışlarını etkili biçimde hayata geçirebilen tecrübe edilmesini sağlayan, yerel bilgi birikimini, kültürel ve sosyal öncelikleri ve değerleri dikkate alarak yeniliklerin peşine düşebilen bir program.

Sürdürülebilir, birlikte, gerçek bir katılımla yönlendirilebilir, ortak faydayı, yoksullukla mücadeleyi, toplumsal cinsiyet eşitliğini, engellileri dikkate alan bir gelecek için en hızlı deneyimi ve dersleri çıkarabilen bir program. Küresel

Küresel Çevre Fonu (GEF) Türkiye Ulusal Değerlendirme Raporu SGP Türkiye’nin deneyimlerini şöyle özetliyor:
“Sonuç 10: SGP Türkiye’de GEF’in küresel ve yerel hedeflerine aynı anda ulaşabilmenin çok sayıda örneğini oluşturmakla öne çıkan büyük bir başarı sağlamıştır. GEF Türkiye’de yerel düzeyde doğal kaynak yönetim yaklaşımının ve yeterli kapasitenin geliştirilmesinde önemli rol oynamıştır. Bu başarı, başta SGP Türkiye olmak üzere yine GEF kapsamındaki diğer küçük hibelerin bir sonucudur. Bu değerlendirme SGP’nin özellikle yerel düzeyde sürdürülebilir çevre için, sürdürülebilir kalkınmanın sosyal ve ekonomik unsurlarını da dikkate alabilen çözümleri sunabilmekteki gücünü tümüyle görünür kılınmaktadır.” (GEF Türkiye Raporu, GEF Değerlendirme Ofisi, Haziran 2010)

GEF Türkiye Ulusal Değerlendirme Raporu, SGP Türkiye’nin başarısını doğrulamaktadır. Raporun başka bölümlerinde de SGP Türkiye’ye yer verilmiş; özetle SGP’nin Türkiye’de sivil toplum kuruluşlarının en kolay ulaşabildiği, küçük bütçeli ama etkileri ulusal hatta küresel nitelikte olan, çevre ve doğa koruma çalışmalarına yöre halkını doğrudan dahil eden, sosyal boyutları ve yerel ekonomiyi dikkate almaya olanak veren bir program olarak ifade edilmiştir.

SGP, kırsalda yaşayan, üretken ve toprakla bağlantılı olan insanların yaşamını ve doğayı birlikte korumaya, onların doğa ile olan ilişkisini sürdürmeye destek veren, iklim değişikliğinin getirdiği tehditlere karşı daha dayanıklı olmalarını sağlayacak önerilerin örneklerini hayata geçiren çalışmaları strateji dâhilinde destekleyen, şeffaf bir programdır.

Sayılarla SGP Türkiye

1. SGP Türkiye 5.940.000 Amerikan Doları (USD), ortalama yaklaşık 21.000.000 TL’nin üzerinde bütçenin ülkemizdeki sivil toplum kuruluşları tarafından özellikle yerelde yürütülen çevre koruma içerikli çalışmalarına aktarılmasını sağladı. Ülkemize girdisi sağlanan bu kaynaklar, sivil toplum kuruluşlarının ve ortaklarının nakdi ve ayni katkıları ile arttı. Resmi kayıtlara geçen eş-finansman toplamı 8.900.000 USD yani yaklaşık 32.000.000 TL’dir.

2. SGP Türkiye toplam 15.740.000 USD (56.000.000 TL) kaynağı ülkemize kazandırdı ve doğa dostu uygulamaları, çatışma çözümleri ve yenilikleriyle örnek çalışmalar gerçekleştirdi. Kaynaklar Türkiye’nin her bölgesinden gelen çalışmalara dağıtıldı, coğrafi yoğunlaşma yaşanmadı.

3. Toplam 264 proje, 161 farklı sivil kuruluşu (dernek, vakıf, kooperatif, meslek odası veya birlik) tarafından ağırlıklı olarak yerel ölçekte, yerel yönetimleri ve sivil toplum kurumlarını ortak alarak gerçekleştirildi. Her 5 projeden birinin ikinci aşama uygulamaları da desteklendi.

4. SGP’nin ortaklık prensibi kapsamında; verilen hibe desteğiyle 723 ortak ve işbirlikçi kurum projelere dâhil oldu, nakdi (örneğin, Antalya Güneş Ev Projesinde eş-finansmanı SGP desteğinin 14 katına kadar yükseldi) ve ayni katkıda bulunmak yanında proje süreçlerinin ve geleceğinin takipçisi oldular.

5. Bir kurumun başvurusu; GEF Uygulama Dönemi içinde en fazla 2 kez toplam bütçe 50,000’i geçmeyecek şekilde desteklenebilir. 161 farklı kurum arasında 20 yıl ve 5 uygulama dönemi içerisinde sadece Sualtı Araştırmaları Derneği, deniz korumada aktif sivil kurum eksikliği sebebiyle 7 kez olmak üzere en fazla desteklenen kurum oldu. Desteklenen 149 kurumları 15’i ulusal, 146’sı yerel sivil toplum kuruluşlarıdır.

6. SGP Türkiye, dünyada yeni bir peyzaj koruma yaklaşımının uygulandığı ilk 11 ülke arasında Türkiye’nin de yer almasını sağladı. Uygulama alanı SGP Ulusal Yönlendirme Komitesi tarafından Datça ve Bozburun Yarımadaları olarak belirlenen alanda 9 proje desteklendi. Eşzamanlı projelerin yer aldığı çalışmayı anlatan “Bilgi Paylaştıkça Çoğalır” belgeseli, 2014 Nisan ayında yayınlandı ve yılsonunda kadar 2500 kişi tarafından seyredildi. CNNTürk “Yeşil Doğa” programının 4 bölümünü tümüyle SGP projelerine ayırdı.

7. Yeşil Oscar olarak bilinen ve Türkiye’ye bugüne kadar 3 kere verilen “Whitley Award” ödüllerinin 2’si SGP’nin desteklediği yerel projelere verildi. Tüm dünyada iki ödül sahibinin ülkemizden olması, büyük SGP ailesinde ülkemizin itibarını arttırdı.

8. SGP kaynağının, 39 milli parkımızın 22’sinde, 81 yaban hayatı koruma sahamızın 19’unda, 31 tabiatı koruma alanının 11’inde ve sayısız doğal sit alanında yöre halkının koruma planlama ve uygulama çalışmalarında etkin rol oynamasına destek oldu. Türkiye’nin 9. Yavaş Şehri (citta slow) Halfeti’nin ilanı “Halfeti Ekoturizm Projesi’nin en önemli çıktılarından biri oldu.

9. SGP 29 orman koruma içerikli projeyi destekleyerek; 42.325 hektar orman alanının korunmasına, 8.850 hektar orman alanının iyileştirilmesine ve 900.000 doğaseverin gönüllü katkılarıyla 4 milyon fidanın toprakla buluşmasına sivil girişimlerin katkısını sağladı.

10. SGP desteği ile Doğal Hayatı Koruma Vakfı tarafından OGM ortaklığında yürütülmüş olan “Ölü Ağaçlar Yaşayan Ormanlar” projesi sonuçları 6389 No’lu Tamime yansıdı, ayrıca 26778 No’lu Resmi Gazete’de yayınlanan Yönetmelik ile yaşlı ağaçların ormanda bırakılması kararı resmileşti.

11. IUCN kırmızı listesindeki 32 nesli tehlike altındaki tür için toplam 59.300 hektar alanda (Alageyik, leopar, inci kefali, yediuyur, çöl varanı, sırtlan, vaşak, bozayı, toy, dağ horozu, Akbez geyik böceği, denizkaplumbağaları, ters lale, Datça hurması, Datça bademi, Cladocora caespitosa, Phyllangia mouchezii, Madracis pharensis, Polycyathus muellerae, mercanlar ve pek çok bitki türü) çalışmalar yapıldı. DKMPGM ortaklığıyla Doğal Kaynak ve Biyoçeşitlilik Derneği tarafından yürütülen leopar projesi, 2013 yılında vurulan leopar ile ilgili değerlendirmelere önemli katkı sağladı. Tür koruma çalışmalarıyla biri Birecik biri Siirt Yassı (Ciraf) Dağı olmak üzere 2 yeni yaban hayatı sahası ilanı için yöre halkının ve yöneticilerin talebiyle hazırlık çalışmaları yapıldı.

12. Sağlıklı beslenen nesiller için tarımsal biyoçeşitlilik alanında 28 yerli tarım türünün ve 40’ın üzerinde varyetenin nesli koruma altına alındı, bunlardan 16’sı sürdürülebilir pazarlara ulaşabildi ve 9’u organik sertifikasyona sahip oldu. Ankara keçisi projesi ile türün tekrar üretimi ve pazarının oluşması yanında yün ve et verimliliğinin 2,5 kat artması sağlandı. 7.000.000 USD maddi zarar verdiği tespiti ve bununla mücadele için 11 önlemin belirlenmesi, SGP destekli 3 proje tarafından ortaya kondu ve 17 hektarda toplam 2.240 m ağın ve 17.000 m misinanın denizlerimizden temizlenmesi sağlandı. Akdeniz’e endemik 4 mercan kolonisi üzerinde 7 istasyonda 600 m’de yapılan koruma çalışmalarında 47 gemi çapası bölgeden temizlendi. Sorumlu Balıkçılık Projesi kapsamında “Sorumlu Restoran Sertifikası”, ülkemizde mavi bayrak süreci gibi sivil girişim olarak başlatıldı, resmileşmesi için adımlar atıldı. Sertifika MedPAN iletişim ağı tarafından takdirle karşılandı.

13. Ülkemizde deniz kaplumbağaları envanteri çalışmalarında sivil kurumların gönüllü destekleriyle verdiği katkı büyüktür. SGP ilk envanter ve koruma çalışmalarını 2004’te desteklemiştir. Bu konudaki mevcut verilerin Doğal Hayatı Koruma Vakfı tarafından 2013’te 31 farklı kurum ve yaklaşık 100 kişilik bir ekiple tekrar gözden geçirilmesine destek vererek güncel durumun ve değişimin ortaya konmasına katkı sağladı.

14. Ülkemizde sivil toplum kanalıyla önemli doğa alanlarında ziyaretçi merkezi yapımı (Beypazarı Ziyaretçi Merkezi, Yumurtalık Lagünü Ziyaretçi Merkezi) teşvik edildi. Bu merkezler yılda 5.500 kişi tarafından ziyaret ediliyor.

15. Ülkemizin ilk 6 adet (25.000 km2) Deniz Koruma Alanı’nın ilanı SGP’nin desteğiyle Sualtı Araştırmaları Derneği tarafından yürütülen projenin çıktılarından biri oldu. Bunu takiben Datça’da sürdürülebilir balıkçılığın güvencesi olan 4 balıkçılığa kapalı alan daha UNDP çalışmaları sonucu ilan edildi. Hayalet ağların denizlere yılda 7.000.000 USD maddi zarar verdiği tespiti ve bununla mücadele için 11 önlemin belirlenmesi, SGP destekli 3 proje tarafından ortaya kondu ve 17 hektarda toplam 2.240 m ağın ve 17.000 m misinanın denizlerimizden temizlenmesi sağlandı. Akdeniz’e endemik 4 mercan kolonisi üzerinde 7 istasyonda 600 m’de yapılan koruma çalışmalarında 47 gemi çapası bölgeden temizlendi. Sorumlu Balıkçılık Projesi kapsamında “Sorumlu Restoran Sertifikası”, ülkemizde mavi bayrak süreci gibi sivil girişim olarak başlatıldı, resmileşmesi için adımlar atıldı. Sertifika MedPAN iletişim ağı tarafından takdirle karşılandı.

16. Türkiye’nin ilk Yaban Hayatı Koridoru oluşturulması için 23.500 hektarlık bir alan planlandı. Bu koridorun oluşturulması için ağaçlandırma çalışmaları başlatıldı. SGP Kars yöresinde başarılı çalışmalar yapan KuzeyDoğa Derneği’ni yaban hayat ve koridor projesi ile destekleyerek çalışmalara katkı verdi.

17. Biyolojik çeşitlilik unsurlarına yer verilen orman amenajman planlama metodu, OGM ortaklığında Doğa Koruma Merkezi tarafından Gümüşhane Torul Ormanları’nda uygulandı. Bu deneyimi 24 Orman İşletme Şefliği gündemine alındı. Uygulama 17.040 hektar orman alanının biyolojik çeşitlilik değerlerini dikkate alacak şekilde planlandı ve 33 türün korunmasına katkı sağlandı.

18. SGP destekli Antalya GüneşEv elektrik ihtiyacını tümüyle güneşten elde ediyor. GüneşEv günde 120 kilovat saat elektrik üretiyor ve yılda 40,11 kg/m2/ yıl karbon emisyonu azaltımı yapıyor. Bahçesinde iklim dostu sera, kentsel aydınlatma vb. örneklerin de sergilendiği merkez “Sağlıklı Şehirler 2011 En İyi Uygulama Yarışması”nda ödül aldı. Antalya GüneşEv projesiyle tecrübe edilen teknik ve sonuçlar, İstanbul’da 13 iklim dostu binanın yapımına örnek oldu.

19. Yakıtı hariç kendi enerjisini (hidrojen, güneş ve rüzgâr enerjilerini üreten ve hibritleyen bir sistem) üreten Eko-Karavan özellikle Belediyelerin afet sonrası müdahale, gezici sağlık ve eğitim hizmetleri için kullanılabilir bir araç olarak 20 şehirde tanıtıldı. Abu Dhabi Dünya Enerji Fuarına davet edildi; Suriye, Ürdün, Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri ve Avrupa’nın pek çok ülkesinde sergilendi.

20. SGP Türkiye, bisiklet kullanımının yaygınlaşması projelerini destekleyen tek hibe programıdır. Bu kapsamda desteklenen projeler, 4 üniversite yerleşkesinde bisiklet erişim planları yapılmasını, 4 ilde mevcut ama kullanılmayan altyapıların kullanılır hale getirilmesini sağladı. SGP’nin de desteklediği Bisiklet Derneği, Birleşmiş Milletler Günü dâhil ulusal şenliklerin pek çoğunda bisikletlilerin tanıtımını yaptı. Öte yandan, gönüllü kuş gözlemcilerinin Kış Ortası Su Kuşu Sayım çalışmalarında bisiklet kullanımının olanaklı ve doğa dostu olduğunu ispat eden ve yaygınlaştıran Doğayı Pedalla Koru projesi doğa koruma çalışmalarında da salt bir alanda 1.500 kg/yıl azaltım sağlanabileceğini gösterdi. Her yıl sayımlarda ve ilgili toplantılarda konuya dikkat çeken STK, doğa koruma çalışmalarında bisiklet kullanımını yaygınlaştırma çalışmalarını sürdürmektedir.

21. SGP’nin desteklediği Karbon Dostu Şehir: Bursa projesi kapsamında Nilüfer Belediyesi, hanelerde 52.500 kg azaltım ve 2008 yılında desteklediği 80.000 hane ve bölgedeki okulların katkısıyla yapılan atık yağ toplama projeleriyle 927.069 kg atık yağın 331.994 kg biyodizele dönüştürülmesini ve konunun ulusal gündeme taşınmasını sağladı.

22. SGP, Türkiye’nin Önemli Bitki Alanları, Kızılırmak Deltası, Türkiye’nin Önemli Doğa Alanları, Orman ve Biyoçeşitlilik, Küresel İklim Değişikliğine Yerel Çözümler gibi son derece kritik 30’un üstünde yayının ve projeler dâhil 478 eğitim amaçlı toplantının destekçisi oldu. Uygulamalı eğitimlerden 500.000’in üstünde kişi doğrudan yararlandı. Bunların yanında Sivil İklim Zirvesi gibi lider çalışmaların fikir geliştirme aşamalarına dâhil oldu.

23. “Tarım Turizm Takası” bilinen kısa adıyla TATUTA Çiftlikleri, ilk olarak SGP tarafından desteklendi ve 2005 yılında kamuoyuna tanıtıldı. Ekolojik, organik ve geleneksel tarım pratiklerinin ve gönüllü tarım işçiliği yaklaşımının uygulandığı bu alternatif çiftliklerin sayısı 88’e yükseldi. Her yıl 500’ün üzerinde turist bu çiftlikleri ziyaret ediyor, tarımsal biyoçeşitlilik korumaya ve üreticilerine destek veriyor.

24. Özellikle 7 Ağaç gibi ilk adımını SGP desteği ile atan ve 20 yıla yakın süredir devam eden çalışmalar dikkat çekicidir. Türkiye’de gönüllü hareketin yapıtaşı niteliğindeki bu projeler yanında Caretta caretta, Akdeniz Foku gibi tür izleme veya “Orhanlı Dere Geleneksel Yollarla Dere Islahı” gibi tüm köy halkının seferber olduğu katma değeri çok yüksek projeler 250.000’in üzerinde çevre gönüllüsünün doğrudan desteğini aldı. Bu gönüllü ağları gerek resmi gerekse sivil doğa korumacı yetişmesinde önemli bir insan kaynağının oluşmasında rol oynadı.

25. Çıralı Organik Kutu Türkiye’nin yerel ürünlerinin aracısız pazarlanmasının ilk örneğidir. SGP desteğiyle kurulan Türkiye Tohum Ağı, ülkemizin tarımsal biyoçeşitlilik unsurlarının belirlenmesi, izlenmesi, pazar kaybetmiş yerel ürünlerin canlandırılması, ulusal olduğu kadar uluslararası bilgi ve deneyim alışverişi ve iyi uygulamaların yaygınlaşması açısından etkin bir iletişim ağıdır. 1.000’in üzerinde yayın ve toplantılarla “kent bahçeciliği” uygulamalarının tanıtımı yapıldı. SGP destekli bu çalışmalarla sayıları 600’ü bulan “balkon bahçeleri” uygulamasının da ilk adımları atıldı.

26. SGP tarafından desteklenen 236 projenin yöre halkına sağladığı maddi kazanç ve geçim koşullarının iyileşmesi yönünde sayısal bir veri paylaşımı imkânsız görülmektedir. Ancak SGP ağırlıklı olarak desteklediği tarımsal biyoçeşitlilik projelerinin raporlarına dayanarak her birinin en az 4 köy olmak üzere 12 ailenin yaşam koşullarını ortalama %25 oranında iyileştirdiği düşünülürse, basit bir hesapla yaklaşık 4.200 ailenin ekonomisinde %25 iyileşme sağladığı ifade edilebilir. SGP’nin çalışma yaptığı hemen tüm köylerde çok yönlü bir refah artışı olduğu raporlarda görülüyor. Yerel ölçekte çalışan sivil toplum kurumları, çalışmalarında SGP prensiplerinden biri olan kadın ve engellilere öncelik tanıyorlar. Örneğin Bigadiç Alaçam Dağları projesinde ilçenin zihinsel engelli 20 kadar genci çalışmalara dahil oldu ve ailelerine katkı sağladılar.

27. SGP çalışmaları sürecinde 29 akademik tez çalışmasına vesile oldu. Üniversitelerin ortaklığına büyük önem verilmesi, akademik çalışmaların da koruma ve yeniliklere daha fazla ilgili göstermesi ve girişimlerin hızla uygulamalara dönüştürülmesinde faydalı oldu.

Bültene Abone Ol,
Bizden Haberdar Ol.