SGP Türkiye

GEF Küçük Destek Programı (SGP) Nedir?

Rio Dünya Zirvesi'nin düzenlendiği 1992 yılında kurulan GEF Küçük Destek Programı, "küresel düşünüp yerel hareket ederek" sürdürülebilir kalkınmanın özünü somutlaştırıyor. SGP, insanların refahını ve geçim kaynaklarını geliştirirken çevreyi koruyan ve eski haline getiren projelere finansal ve teknik destek sağlayarak, topluluk eyleminin insan ihtiyaçları ile çevresel zorunluluklar arasındaki ince dengeyi koruyabileceğini göstermektedir.

SGP, ekosistemlerin ve onlara bağlı türlerin yok edilmesi, atmosferimizdeki artan karbondioksit ve diğer sera gazları seviyeleri, uluslararası suların kirlenmesi, arazi bozulması ve kalıcı organik kirleticilerin yayılması gibi çevresel bozulmaların yaşamı tehdit ettiğinin bilincindedir. Bununla birlikte, SGP'nin birincil paydaşları olan ve en fazla risk altında bulunan yoksul ve korunmasız topluluklar, geçimlerini sağlamak için doğal kaynaklara erişime bağımlıdırlar ve genellikle kırılgan ekosistemlerde yaşarlar. Program, Biyoçeşitlilik, İklim Değişikliğinin Azaltılması ve Uyum, Arazi Bozulması ve Sürdürülebilir Orman Yönetimi, Uluslararası Sular ve Kimyasallar konularındaki projeler için yerel topluluklar, toplum temelli kuruluşlar ve diğer sivil toplum gruplarını desteklemektedir.

Odak Alanların Dağılımı

%40 Biyoçeşitlilik

%25 İklim Değişikliği

%20 Arazi Bozunumu

%7 Kimyasallar ve Atık

%5 Kapasite Arttırma

%3 Uluslararası Sular

1992 yılında kurulan Küresel Çevre Fonu (GEF) Küçük Destek Programı (SGP)’nin amacı, sivil toplum ve toplum temelli kuruluşlara mali ve teknik destek sağlayarak biyolojik çeşitlilik kaybını, iklim değişikliğinin olumsuz etkilerini ve arazi bozunumuna maruz kalan alanların azaltmasına katkı sağlamaktır. SGP, sürdürülebilir yaşam modelleri yaratırken 50.000 dolara varan hibe destekleriyle sürdürülebilir geçim kaynakları oluşturdu ve biyolojik çeşitliliğin korunması, iklim değişikliği etkilerinin azaltılması, iklim değişikliğine uyumun sağlanması, toprak erozyonu, kimyasal kirleticiler ve uluslararası su kaynaklarının korunması konularında bugüne kadar dünya çapında 28.675 toplum tabanlı proje destekledi.

32 yıldır aktif çalışan SGP, 127 ülkede Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) tarafından uygulanmaktadır. Bilinen en büyük ve en uzun soluklu kurumsal program olan SGP, 800 milyon Amerikan Doları hibe vermesi yanında, 960 Milyon Amerikan doları eşfinansmanın ortaya konulmasını sağlamıştır. Bu sürede çözüm geliştiren yerel faaliyetlerin ölçeğini büyütmek için program düzenli olarak güncellenip pekçok ders çıkarılarak geliştirilmiş ve benzersiz bir küresel fon dağıtım mekanizmasına dönüşmüştür. Bu kitapta örneklere dayalı olarak görüleceği gibi, program sivil toplum ve yerel toplulukların küresel ve kritik çevre sorunlarına aktif liderlik edebildiğini esnek ve sosyal kapsayıcılığı en üst seviyelerde uygulayarak çevrenin etkin yönetimini ve sürdürülebilir kalkınmanın sağlanmasındaki anahtar rolünü ortaya koymaktadır.

SGP, Çok Taraflı Çevre Anlaşmalarının (Multilateral Environmental Agreements MEAs) ve Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’nin (SDG'ler) karşılanmasında benzersiz bir rol üstlenir. SGP, katılımcı her ülkede MEA ile ilgili politikaların hayata geçirilmesinde yerelle kurduğu yakın bağlantılar ve taraflar arası sinerjiler yoluyla önemli katkı sağlamaktadır. Ulusal Biyoçeşitlilik Stratejisi ve Eylem Planı (NBSAP), Ulusal Uyum Planı (NAP) ve ülke özelinde belirlenmiş stratejileri sivil toplumun liderliğinde daha geniş paydaşların katılımını sağlayarak gerçekleşmesini sağlar.

SGP, başta kadınlar olmak üzere gençler, engelliler, yaşlılar vb. tüm sosyal grup ve paydaşların becerilerini güçlendirmeye ve geliştirmeye güçlü bir şekilde odaklanan bir tür sosyal katılım platformu olarak da ifade edilebilir. SGP, toplumsal yeniliklerin kuluçka merkezi ve hızlandırıcısı olarak oynadığı merkezi rolün yanı sıra sivil toplumu, hükümeti, özel sektörü ve diğerlerini bir araya getirerek sistemsel değişimi teşvik etmede de kilit bir rol oynar. Raporlama döneminde yapılan çeşitli değerlendirmelerde bu durum açıkça belirtilmiştir.

SGP Türkiye Programı ve Kazanımlar

Ülkemizde UNDP Türkiye tarafından uygulanan Küresel Çevre Fonu Küçük Destek Programı, bilinen adıyla SGP; kurulduğu 90’lı yıllarda ulusal politikalar ve öncelikler arasında bağlantı kuran, sürdürülebilir kalkınma konusunda yerel toplulukların çabalarını desteklemeye adanmış ilk ve tek hibe mekanizmasıydı. Türkiye, Rio Konferansı tarafından 1992 yılında hayata geçen SGP’nin ilk 33 ülkesinden biriydi. Bugün programın uygulandığı 127 ülke arasında SGP Türkiye, küresel ölçekte tecrübeli ve ilham veren ülkelerden biri olarak görülmektedir.Günümüze kadar gerek koruma gerekse uygulama süreçlerini değişen dünyaya göre düzenleyebilen program, 2011’de güncel doğa koruma yaklaşımının uygulandığı ilk 11 ülke arasında yer aldı. Satoyama İnisiyatifi ve program ortaklığıyla başlayan bu süreç COMDEKS olarak adlandırıldı. 2024 yılında 4. Uygulama dönemi başlayan programın odak noktası kısa adı SEPLs olan Sosyo-ekolojik üretim alanlarıdır. SGP Ulusal Yönlendirme Komitesi tarafından Datça ve Bozburun Yarımadaları olarak belirlenen alanda öncelikle 17 proje desteklenmiştir. Eşzamanlı projelerin yer aldığı çalışmayı anlatan “Bilgi Paylaştıkça Çoğalır” belgeseli, 2014 Nisan ayında yayınlandı ve bugüne kadar 6500 kişi tarafından seyredildi. CNNTürk “Yeşil Doğa” programının 4 bölümünü tümüyle SGP projelerine ayırdı. 

Sabancı Vakfı tarafından 2009 yılından bu yana Türkiye'de toplumsal gelişmeye katkıda bulunan bireylerin ve kurumların yaptığı çalışmalar ile yarattıkları etkileri görünür kılmak ve topluma ilham vermek amacıyla yürütülen 'Fark Yaratanlar' programı kapsamında 2024 yılında projeleri SGP tarafından desteklenen Yaşam için Toprak Derneği'nin inisiyatifi olan Kokopelli Sehirde, 15. Sezon Fark Yaratanı olarak seçildi. Güler Sabancı ev sahipliğinde Sakıp Sabancı Müzesi’nde gerçekleştirilen lansmanda, kurucu ortaklar Yasemin Kırkağaçlıoğlu ve Elif Oğuzbal Çatıkkaş’ın çalışmaları kamuoyu ile paylaşıldı.

Yeşil Oscar olarak bilinen ve Türkiye’ye bugüne kadar 3 kere verilen “Whitley Award” ödüllerinin 2’si SGP’nin desteklediği yerel projelere verildi. Tüm dünyada iki ödül sahibinin ülkemizden olması, büyük SGP ailesinde ülkemizin itibarını arttırdı.

SGP Türkiye’nin desteklediği projelerden küresel ölçekte en çok ses getiren, sayısız atıfta bulunulan uluslararası yayınlara vaka analizi kapsamında yer verilen proje konusu kadın balıkçılar oldu. EUCLID Network (EN), Dünya Kadınlar Günü'nde, sosyal girişimcilik ve yenilikçiliğe öncülük eden değişim yaratan kadınların yer aldığı, beklenen Sosyal Girişimlerdeki En İyi 100 Kadın Listesinde Kadın Balıkçılar Derneği Başkanı Huriye Göncüoğlu’na yer verdi. Kadın Balıkçılar Derneği ve Akdeniz Koruma Derneği tarafından geliştirilen kadın balıkçılara yönelik projeler sonucunda Su Ürünleri Kooperatifler Birliği kadın balıkçılar komisyonunun kurulması ve sürdürülebilir balıkçılık uygulamalarında kadınların toplulukları içinde etkili rol alması sağlandı.

SGP Türkiye GEF dışında fonlarla da ülkemizdeki projeleri desteklemeyi sürdürdü. Plastik program kapsamında 7 proje, MAVA Vakfı desteği kapsamında 6 projenin hayata geçmesine destek verdi. Bu projelerle plastiksiz kütüphane, plastiksiz ilçeler, plastic kullanılmayan Pazar örnekleri kurulduğu gibi, iyi süpürme hareketi, plastiksiz değer zinciri gibi kavramların örnek uygulamaları yapıldı. MAVA Vakfının desteğiyle denizlerimizde Sürdürülebilir balıkçılık, biyoçeşitlilik ve sosyo-ekolojik üretim alanı yönetim örnekleri oluşturuldu.   

SGP kaynağının, 49 milli parkımızın 26’sınde, 266 tabiat parkının 62’sinde, 85 yaban hayatı koruma sahamızın 22’sinde, 31 tabiatı koruma alanının 11’inde ve sayısız doğal sit alanında yöre halkının koruma planlama ve uygulama çalışmalarında etkin rol oynamasına destek oldu.

IUCN kırmızı listesindeki 44 nesli tehlike altındaki tür için toplam 59.300 hektar alanda (Alageyik, leopar, inci kefali, yer yediuyuru, çöl varanı, sırtlan, vaşak, bozayı, toy, dağ horozu, Akdeniz foku, Akbez geyik böceği, denizkaplumbağaları, ters lale, Datça hurması, Datça bademi, Cladocora caespitosa, Phyllangia mouchezii, Madracis pharensis, Polycyathus muellerae, mercanlar ve pek çok bitki türü) çalışmalar yapıldı.

Çanakkale Boğazı'nda yer alan, nesli tehlike altındaki mercan türü Cladocora caespitosa'nın oluşturduğu yaşam bölgesi, Türkiye'nin koruma altına alınmış ilk mercan resif alanını temsil etmektedir. Çanakkale Sualtı Spor Klübü Derneği’nin SGP destekli projesinin çıktılarından biridir. Türkiye’nin 9. Yavaş Şehri (citta slow) Halfeti’nin ilanı “Halfeti Ekoturizm Projesi’nin en önemli çıktılarından biri olmuştur. Bir başka ilk plastic kullanımının olmadığı Yeryüzü Pazarı’dır. Tarsus Slowfood Yeryüzü Pazarı Derneği tarafından hayata geçirilen proje diğer pazarlar için plastic kullanımının azaltılması ve yaygınlaşması için çarpıcı bir örnektir. 

SGP 34 orman koruma içerikli projeyi destekleyerek; 2022 yılında çıkan orman yangınları sonrasında yörede yaşayan insanlar başta olmak üzere, tüm tarafların bilgi ve farkındalığını k 72.365 hektar orman alanının korunmasına, 11.850 hektar orman alanının iyileştirilmesine ve 170.000 doğaseverin gönüllü katkılarıyla 5 milyon fidanın toprakla buluşmasına sivil girişimlerin katkısını sağladı.

SGP desteği ile Doğal Hayatı Koruma Vakfı tarafından OGM ortaklığında yürütülmüş olan “Ölü Ağaçlar Yaşayan Ormanlar” projesi sonuçları 6389 No’lu Tamime yansıdı, ayrıca 26778 No’lu Resmi Gazete’de yayınlanan Yönetmelik ile yaşlı ağaçların ormanda bırakılması kararı resmileşti.

Tarımsal biyoçeşitlilik programın öncelikleri arasında yer alan ve tüm dünyada da etkili ve örnek çalışmaların yapıldığı ve derslerin yaygın olarak paylaşıldığı kritik bir odak alanıdır. Sağlıklı beslenen nesiller için tarımsal biyoçeşitlilik alanında ülkemizde 36 yerli tarım türünün ve 40’ın üzerinde varyetenin nesli koruma altına alındı, bunlardan 19’u sürdürülebilir pazarlara ulaşabildi ve 9’u organik sertifikasyona sahip oldu. Örneğin Ankara keçisi projesi ile türün tekrar üretiminin yaygınlaştırılması yanında yün ve et verimliliğinin 2,5 kat artması sağlanarak pazarının güçlenmesi de sağlandı.

Ülkemizde deniz kaplumbağaları envanteri çalışmalarında sivil kurumların gönüllü destekleriyle verdiği katkı büyüktür. SGP ilk envanter ve koruma çalışmalarını 2004’te desteklemiştir. Bu konudaki mevcut verilerin Doğal Hayatı Koruma Vakfı tarafından 2013’te 31 farklı kurum ve yaklaşık 100 kişilik bir ekiple tekrar gözden geçirilmesine destek vererek güncel durumun ve değişimin ortaya konmasına katkı sağladı. Denizkaplumbağaları çalışmaları ülkemizde gönüllülüğün (yerli yabancı yaklaşık 900 kişi) yaygınlaşmasındaki en önemli çalışmalardan biri oldu. Çalışmalar sonucunda, ülkemizin Akdeniz’deki zenginliğini ve önceliğini vurgulamak için SGP desteğiyle hazırlanan “100 Milyon Yıllık Yolculuk Belgeseli” de yayınlandı.

Ülkemizde sivil toplum kanalıyla önemli doğa alanlarında ziyaretçi merkezi yapımı (Beypazarı Ziyaretçi Merkezi, Yumurtalık Lagünü Ziyaretçi Merkezi) teşvik edildi. Bu merkezler yılda 5.500 kişi tarafından ziyaret ediliyor.

Ülkemizin ilk 6 adet (25.000 km2) Deniz Koruma Alanı’nın ilanı SGP’nin desteğiyle Sualtı Araştırmaları Derneği tarafından başlatılan sonraki fazları Akdeniz Koruma Derneği tarafından yürütülen projenin çıktılarından biri oldu. Bunu takiben Datça’da sürdürülebilir balıkçılığın güvencesi olan 4 balıkçılığa kapalı alan daha UNDP çalışmaları sonucu ilan edildi. Hayalet ağların denizlere yılda 7.000.000 USD maddi zarar verdiği tespiti ve bununla mücadele için 11 önlemin belirlenmesi, SGP destekli 3 proje tarafından ortaya kondu ve 17 hektarda toplam 2.240 m ağın ve 17.000 m misinanın denizlerimizden temizlenmesi sağlandı.

Akdeniz’e endemik 4 mercan kolonisi üzerinde 7 istasyonda 600 m’de yapılan koruma çalışmalarında 47 gemi çapası bölgeden temizlendi. Sorumlu Balıkçılık Projesi kapsamında “Sorumlu Restoran Sertifikası”, ülkemizde mavi bayrak süreci gibi sivil girişim olarak başlatıldı, resmileşmesi için adımlar atıldı. Sertifika MedPAN iletişim ağı tarafından takdirle karşılandı. SGP destekli projelerin yarattığı gündem ve çıktılar bakanlıklar eliyle büyük bütçeli yeni projelere vesile oldu.  

Türkiye’nin ilk Yaban Hayatı Koridoru oluşturulması için 23.500 hektarlık bir alan planlandı. Bu koridorun oluşturulması için ağaçlandırma çalışmaları başlatıldı. SGP Kars yöresinde başarılı çalışmalar yapan KuzeyDoğa Derneği’ni yaban hayat ve koridor projesi ile destekleyerek çalışmalara katkı verdi.

Biyolojik çeşitlilik unsurlarına yer verilen orman amenajman planlama metodu, OGM ortaklığında Doğa Koruma Merkezi tarafından Gümüşhane Torul Ormanları’nda uygulandı. Bu deneyimi 24 Orman İşletme Şefliği gündemine alındı. Uygulama 17.040 hektar orman alanının biyolojik çeşitlilik değerlerini dikkate alacak şekilde planlandı ve 33 türün korunmasına katkı sağlandı.

SGP destekli Antalya GüneşEv elektrik ihtiyacını tümüyle güneşten elde ediyor. GüneşEv günde 120 kilovat saat elektrik üretiyor ve yılda 40,11 kg/m2/yıl karbon emisyonu azaltımı yapıyor. Bahçesinde iklim dostu sera, kentsel aydınlatma vb. örneklerin de sergilendiği merkez “Sağlıklı Şehirler 2011 En İyi Uygulama Yarışması”nda ödül aldı. Antalya GüneşEv projesiyle tecrübe edilen teknik ve sonuçlar, İstanbul’da 13 iklim dostu binanın yapımına örnek oldu.

Yakıtı hariç kendi enerjisini (hidrojen, güneş ve rüzgâr enerjilerini üreten ve hibritleyen bir sistem) üreten Eko-Karavan özellikle Belediyelerin afet sonrası müdahale, gezici sağlık ve eğitim hizmetleri için kullanılabilir bir araç olarak 20 şehirde tanıtıldı. Abu Dhabi Dünya Enerji Fuarına davet edildi; Suriye, Ürdün, Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri ve Avrupa’nın pek çok ülkesinde sergilendi.

SGP Türkiye, bisiklet kullanımının yaygınlaşması projelerini destekleyen tek hibe programıdır. Bu kapsamda desteklenen projeler, 4 üniversite yerleşkesinde bisiklet erişim planları yapılmasını, 4 ilde mevcut ama kullanılmayan altyapıların kullanılır hale getirilmesini sağladı. SGP’nin de desteklediği Bisiklet Derneği, Birleşmiş Milletler Günü dâhil ulusal şenliklerin pek çoğunda bisikletlilerin tanıtımını yaptı. Öte yandan, gönüllü kuş gözlemcilerinin Kış Ortası Su Kuşu Sayım çalışmalarında bisiklet kullanımının olanaklı ve doğa dostu olduğunu ispat eden ve yaygınlaştıran Doğayı Pedalla Koru projesi doğa koruma çalışmalarında da salt bir alanda 1.500 kg/yıl azaltım sağlanabileceğini gösterdi. Her yıl sayımlarda ve ilgili toplantılarda konuya dikkat çeken STK, doğa koruma çalışmalarında bisiklet kullanımını yaygınlaştırma çalışmalarını sürdürmektedir.

SGP’nin desteklediği Karbon Dostu Şehir: Bursa projesi kapsamında Nilüfer Belediyesi, hanelerde 52.500 kg azaltım ve 2008 yılında desteklediği 80.000 hane ve bölgedeki okulların katkısıyla yapılan atık yağ toplama projeleriyle 927.069 kg atık yağın 331.994 kg biyodizele dönüştürülmesini ve konunun ulusal gündeme taşınmasını sağladı.

SGP, Türkiye’nin Önemli Bitki Alanları, Kızılırmak Deltası, Türkiye’nin Önemli Doğa Alanları, Orman ve Biyoçeşitlilik, Küresel İklim Değişikliğine Yerel Çözümler gibi son derece kritik 30’un üstünde   yayının ve projeler dâhil 478 eğitim amaçlı toplantının destekçisi oldu. Uygulamalı eğitimlerden 500.000’in üstünde kişi doğrudan yararlandı. Bunların yanında Sivil İklim Zirvesi gibi lider çalışmaların fikir geliştirme aşamalarına dâhil oldu.

“Tarım Turizm Takası” bilinen kısa adıyla TATUTA Çiftlikleri, ilk olarak SGP tarafından desteklendi ve 2005 yılında kamuoyuna tanıtıldı. Ekolojik, organik ve geleneksel tarım pratiklerinin ve gönüllü tarım işçiliği yaklaşımının uygulandığı bu alternatif çiftliklerin sayısı 88’e yükseldi. Her yıl 500’ün üzerinde turist bu çiftlikleri ziyaret ediyor, tarımsal biyoçeşitlilik korumaya ve üreticilerine destek veriyor.

Özellikle 7 Ağaç gibi ilk adımını SGP desteği ile atan ve 20 yıla yakın süredir devam eden çalışmalar dikkat çekicidir. Türkiye’de gönüllü hareketin yapıtaşı niteliğindeki bu projeler yanında Caretta caretta, Akdeniz Foku gibi tür izleme veya “Orhanlı Dere Geleneksel Yollarla Dere Islahı” gibi tüm köy halkının seferber olduğu katma değeri çok yüksek projeler 250.000’in üzerinde çevre gönüllüsünün doğrudan desteğini aldı. Bu gönüllü ağları gerek resmi gerekse sivil doğa korumacı yetişmesinde önemli bir insan kaynağının oluşmasında rol oynadı.

Çıralı Organik Kutu Türkiye’nin yerel ürünlerinin aracısız pazarlanmasının ilk örneğidir. SGP desteğiyle kurulan Türkiye Tohum Ağı, ülkemizin tarımsal biyoçeşitlilik unsurlarının belirlenmesi, izlenmesi, pazar kaybetmiş yerel ürünlerin canlandırılması, ulusal olduğu kadar uluslararası bilgi ve deneyim alışverişi ve iyi uygulamaların yaygınlaşması açısından etkin bir iletişim ağıdır. 1.000’in üzerinde yayın ve toplantılarla “kent bahçeciliği” uygulamalarının tanıtımı yapıldı. SGP destekli bu çalışmalarla sayıları 600’ü bulan “balkon bahçeleri” uygulamasının da ilk adımları atıldı.

SGP tarafından desteklenen 236 projenin yöre halkına sağladığı maddi kazanç ve geçim koşullarının iyileşmesi yönünde sayısal bir veri paylaşımı imkânsız görülmektedir. Ancak SGP ağırlıklı olarak desteklediği tarımsal biyoçeşitlilik projelerinin raporlarına dayanarak her birinin en az 4 köy olmak üzere 12 ailenin yaşam koşullarını ortalama %25 oranında iyileştirdiği düşünülürse, basit bir hesapla yaklaşık 4.200 ailenin ekonomisinde %25 iyileşme sağladığı ifade edilebilir. SGP’nin çalışma yaptığı hemen tüm köylerde çok yönlü bir refah artışı olduğu raporlarda görülüyor. Yerel ölçekte çalışan sivil toplum kurumları, çalışmalarında SGP prensiplerinden biri olan kadın ve engellilere öncelik tanıyorlar. Örneğin Bigadiç Alaçam Dağları projesinde ilçenin zihinsel engelli 20 kadar genci çalışmalara dahil oldu ve ailelerine katkı sağladılar. Sadece 2023-2024 yılı yürüyen projelerden yararlanan kişi sayısı 15 bini buldu.

SGP çalışmaları sürecinde 29 akademik tez çalışmasına vesile oldu. Üniversitelerin ortaklığına büyük önem verilmesi, akademik çalışmaların da koruma ve yeniliklere daha fazla ilgili göstermesi ve girişimlerin hızla uygulamalara dönüştürülmesinde faydalı oldu.

Sayılarla SGP Türkiye

SGP Türkiye 8,250,000 Amerikan Doları, ortalama yaklaşık 272,250,000 TL’nin üzerinde bütçenin ülkemizdeki sivil toplum kuruluşları tarafından özellikle yerelde yürütülen çevre koruma içerikli çalışmalarına aktarılmasını sağladı. Ülkemize girdisi sağlanan bu kaynaklar, sivil toplum kuruluşlarının ve ortaklarının nakdi ve ayni katkıları ile arttı. Resmi kayıtlara geçen eş-finansman toplamı 11,990,000 Amerikan Doları yani yaklaşık 395,670,000 TL’dir.

SGP Türkiye toplam 20,240,000 USD (667,920,000 TL) kaynağı ülkemize kazandırdı ve doğa dostu uygulamaları, çatışma çözümleri ve yenilikleriyle örnek çalışmalar gerçekleştirdi. Kaynaklar Türkiye’nin her bölgesinden gelen çalışmalara dağıtıldı, coğrafi yoğunlaşma yaşanmadı.

Toplam 400 proje, 213 farklı sivil kuruluşu (dernek, vakıf, kooperatif, meslek odası veya birlik) tarafından ağırlıklı olarak yerel ölçekte, yerel yönetimleri ve sivil toplum kurumlarını ortak alarak gerçekleştirildi. SGP’nin ortaklık prensibi kapsamında; verilen hibe desteğiyle 986 ortak ve işbirlikçi kurum projelere dâhil oldu, nakdi (örneğin bir proje eş-finansmanı SGP desteğinin 14 katı olarak gerçekleşmiştir) ve ayni katkıda bulunmak yanında proje süreçlerinin ve aktivitelerin sonuçlarının takipçisi oldular. Her 5 projeden birinin ikinci aşama uygulamaları da desteklendi. Desteklenen kurumların %11’i ulusal ölçekte, %89’u yerel ölçekte aktif çalışan sivil toplum kuruluşlarıdır.

Desteklenen proje sayısı: 400

Destek alan stk sayısı: 213

Statü sahibi korunan doğal yaşam alanı: 68

Korunan nesli tehlike altında tür sayısı: 44

Desteklenen geleneksel tohumların sayısı: 35

2023-2024 Yılı yürüyen projelerden doğrudan yararlanan kişi sayısı: 14627

Bugüne kadar proje sonuçlarından yararlanan kişi sayısı: Yaklaşım 1 Milyon kişi